GirişHorlamaya dikkat! Horlamanın tıkayıcı uyku apnesi ile yakın ilişkisi vardır. Horlama tek başına, apne (uykuda nefes durması) olmasa bile uykuyu bozması ve çevrede rahatsızlığa yol açması nedeniyle ciddiye alınması gereken bir sorundur. Ayrıca uyku apnesi olasılığına işaret etmesi nedeniyle ciddiye alınmalıdır. Uyku Apnesi Önemli Bir Hastalık mıdır? Uyku apnesi öncelikle kalitesiz uyku ve gündüz aşırı uykululuk haline yol açar. Uyku insan bedeninin yemek ve içmek kadar önemli ihtiyaçlarından biridir. Bu gün uyku bozukluklarının gün içi üretkenliği etkilediği, iş ve trafik kazalarına yol açtığı bilinen bir gerçektir. Diğer yanda uyku apnesi tek başına dahi yüksek tansiyondan sorumlu olabilir. Gece boyu ortaya çıkan solunum durmaları ve buna bağlı doku oksijenlenme bozuklukları pek çok kalp-damar hastalığına ya kendi yol açar ya da var olan hastalığın seyrini kötüleştirir. Beyin kanamalarına yol açabilir. Şeker hastalığına yatkınlığa yola açar. Tedavi edilmeyen hastalarda erken ölümler görülebilir. Uyku Apnesi Olup Olmadığınızı Nasıl Anlarız? Horlama en önemli belirtilerden biridir. Eğer haftanın yedi gecesinden beşinde horluyorsanız uyku apne olma olasılığınız vardır. Diğer yandan eşinizin geceleri nefesinizin durduğunu söylemesi son derece ciddiye alınması gereken bir belirtidir. Diğer yanda sabahları yeteri kadar uyumanıza rağmen dinlenmiş kalkmıyorsanız, kendinizi sabah halsiz hissediyorsanız, iş konsantrasyonunuz azaldıysa, toplantı, sinema gibi etkinlikleri uykunuz gelmeden takip etmekte zorlanıyorsanız. Geceleri sıkça tuvalete kalkma ihtiyacı hissediyorsanız, gece özellikle baş boyun ve sırtınız terliyorsa, uyku apne olabilirsiniz bir uyku laboratuarına başvurmanız yararlı olur. Uyku laboratuarında sadece horlamınız mı var? Yoksa uyku apne hastalığı mı var tespit edilip ona göre tedavinizin düzenlenmesi gereklidir. İkisinin tedavi yaklaşımları farklıdır. Hastanemiz Göğüs hastalıkları Anabilim Dalı-Uyku Laboratuarında gerekli teşhis ve tedaviler yapılmaktadır. Uyku hijyeni; uykuya geçişi engelleyen, yavaşlatan her türlü alışkanlığı yaşam biçiminden çıkarmaktır. Uykusuzluk şikayeti başlayan kişilerde ilk önce alınacak önlem uyku hijyenini sağlamaktır. Bu uykusuzluk hastalığının tedavisinin ilk basamağıdır. Uyku hijyenine yönelik dikkat edilmesi gereken bazı kurallar vardır. - Sabah uyanınca yataktan çıkmalıdır. Dinlenmek amacıyla uyumaya devam etmek dinlendirici olmadığı gibi uyku ritmini de bozabilmektedir.
- Her sabah aynı saatte kalkmalıdır.
- Gündüzleri uyumamalıdır.
- Düzenli egzersiz yapılmalı ancak akşam saatlerinde heyecan oluşturacak aktivitelerden kaçınılmalıdır.
- Yatak odası ses, ışık, ısı yönünden korunmuş olmalıdır.
- Uyku saatine yakın yemek yenmemelidir.
- Kafeinli, alkollü, kolalı içeceklerden ve tütün kullanımından kaçınılmalıdır.
- Uyumaya çabalamamalıdır
Kaliteli bir uyku oluşturabilmek için yapılması gerekenler şunlardır.
Yatağa sadece uyuyacak derecede yorgun olunduğunda gidilmesiYattıktan hemen sonra ışıkların söndürülmesiKitap okumak ve televizyon seyretmek gibi uyandırıcı aktivitelerin yapılmamasıUyunamadığında yataktan tekrar uyku gelinceye kadar çıkılmasıHer gün aynı saatte uyanmaGün içerisinde uyumama
Yeni güne zinde ve mutlu başlayabilmek için ne kadar uyumalıyız? Bu sorunu yanıtını vermek mümkün değildir. Kişiden kişiye değişiklik göstermekle beraber yaşamın her dönemi için genel bir uyku saati mevcuttur. Örneğin yeni doğmuş bir bebek 18-20 saat uyurken, küçük bir çocuğa 14-16 saat gerekir. Okul çocukları 9-10 saat, yetişkinler 7-8 saat, yaşlılarsa 5-7 saat uyumaktadırlar. Yukarıdaki yöntemleri uyguladığınız halde uyku probleminiz devam ediyor, gün içinde gergin, sıkıntılı ve dikkatsiz bir tablo çiziyorsanız, tıbbi yardıma gereksinim duyuyorsunuz demektir. Bu durumda bir doktordan yardım almanız gerekmektedir.
İlgili Kelimeler Listesi: uyku apnesi, OSA, obstrüktif sleep apne, OSA, hipoapne, uykusuzluk, dinlenememe, sabahları dinlenememe
Not: Aşağıdaki linklerden ilgili diğer
konuları
okuyabilir,
mavi
linkler
hızlı
site içi
arama
yapabilirsiniz
|